25 Nisan 2019 Perşembe

Borsada Değer Yatırımı Hakkında


Borsada değer yatırımcısı olmak zaman alıcı ve iyi yönetilmesi gereken bir süreçtir. Bazı yatırımcılar yatırım yaptıkları şirketten son derece emin bir şekilde yatırım yapmaktadırlar. Bu yatırımcılar şirketin finansal tablolarını, faaliyet raporlarını, şirket ile ilgili haberleri takip ederler, forumlardan ve diğer kaynaklardan bilgilere ulaşmaya çalışırlar ve analist raporlarını okurlar. Bunun sonucunda yatırım yaptıkları şirket hakkında net bir görüşleri oluşur ve çoğu zaman kendilerinden oldukça emindirler. İddialı bir şekilde belli bir şirket için net bir piyasa değeri hesaplayabilirler ve şirketin kısa ve uzun vadede gideceği fiyatı tahmin edebilirler. Bu yüzden portföylerinin azımsanmayacak bir bölümünü yalnızca bir hisseye yatırabilirler.

Bu tutuma sahip yatırımcıların yanılmalarına ve ciddi risklere maruz kalmalarına neden olan birkaç unsur vardır.

(1) Bir şirket hakkında ne kadar çok bilgiye ulaşılmış olursa olsun, yine de şirket hakkında bilinmeyen, yalnızca az sayıda yatırımcının sahip olduğu içerden öğrenilen bilgiler mevcuttur. Bu yüzden bazı durumlarda belli şirketlerin fiyatlaması oldukça uygun olarak değerlendirilse de bu fiyatlama içten öğrenenlerin sahip olduğu bilgi sayesinde kötü bir gelişmenin fiyata yansıması sonucuyla oluşabilir. Yani ortada bir fırsat olmayabilir tam tersine bu ucuz fiyatlama yatırımcı tarafından bilinmeyen kötü bir gelişmenin sonucu oluşmuş olabilir.



(2) Detaylı analiz yapmak, bir şirket hakkında her gün çıkan haberleri kontrol etmek, forum sayfalarına günlük olarak göz atmak, gerçek bilgiye ulaşmak, alakasız birçok mesajı okumak zorunda kalmak, şirketin KAP sayfasına günlük olarak bakmak, sektörle ilgili gelişmeleri ve şirketin fiyatını günlük takip etmek oldukça uğraştırıcı bir süreçtir. Aslında belli bir şirket araştırılırken o şirket hakkındaki bilginin çoğuna ilk birkaç saatte ulaşılmaktadır ve bilgiyi kusursuz hale getirmek için girişilen ilave çaba sırasında marjinal fayda azalmakta ve araştırmanın veriminde önemli ölçüde düşüş meydana gelmektedir. Yatırımcı yatırımlarında bu kadar titiz davranmak isterse yatırım yapabileceği alternatifleri ve şirketlerin sayısını ciddi şekilde azaltacaktır ve bu yüzden araştırmaya zaman kalmayan birçok fırsat kaybedilecektir.

(3) Analistlerin hazırladığı raporlar çoğu zaman içinde değerli bilgiler barındırsa da cazip bir yatırım fırsatını sunmaktan ziyade bir görevi yerine getirmek ve beklentiyi karşılamak amacıyla maaşlı çalışanlar tarafından hazırlandığı unutulmamalıdır. Çoğu zaman bu raporlarda bir alım tavsiyesi verilmiş olsa da raporu hazırlayan bu duruma bir görev olarak baktığı için ayrıca cazip bir alım fırsatı olarak değerlendirmese de ya da raporundaki verilere güvenmese de belli dönemlerde belli sayıda rapor hazırlamak zorunda olduğu için çok sayıda tavsiye vermek zorundadır ve tavsiyelerin sayısı arttıkça haliyle niteliklerinde de düşüş meydana gelmektedir. Gerçek bir değer yatırımcısı bir yıl boyunca yalnızca birkaç tane alımla yetinebilirken ve bazı yılları pas geçebilirken analistler her ay belli sayıda rapor yazmak ve tavsiye vermek zorundadır.
İlk yatırım yapılırken herhangi bir noktanın kaçmaması için bu raporları okumak faydalı olacaktır. Fakat yatırım yaptıktan sonra aynı detayda bu raporları takip etmeye gerek olmayabilir.

(4) Fiyatı ucuz kalmış çoğu şirkette belirsizlikler ve risklerin fiyatlanması durumu söz konusudur. Ne kadar tecrübeli olunsa da bazı durumlarda bu risklerin varlığı gözden kaçırılabilir ya da gerçekleşme ihtimalleri yanlış değerlendirilebilir. Riskler doğru belirlenmiş ve olasılıklar doğru ölçülmüş olsa da yatırım yapıldıktan sonra kötü bir senaryo gerçekleşebilir ve haliyle yatırım zararla sonuçlanabilir.

(5) Bir şirkete yapılan yatırım ne kadar yüksek olursa yalnızca elde edilebilecek kazancın potansiyeli değil riskin büyüklüğü de artmaktadır. Yanlış bir hisse seçiminde portföyün önemli bir bölümün kaybedilmesi uzun vadeli yatırımda telafi edilemeyecek hasarlara yol açabilir. Stoploss stratejisinin uygulanması durumunda ise potansiyeli olan şirketler fiyatının daha düştüğü ve daha cazip hale geldiği zamanlarda satılacak ve seri halde stoploss yaşanması durumunda portföyün azımsanmayacak bir bölümü kaybedilebilecektir.

Bütün bu kriterler bir arada değerlendirildiğinde, varılabilecek sonuçlar:

a-        Bir şirkete ilk yatırım yaparken mümkün olduğunca titiz davranılsa da yatırımın ardından gündemde olmayan şirketler için yapılacak detay takibin maliyeti getirisinden fazla olabilir. Bu nedenle araştırmaları ve takibi ihmal etmemek kadar ölçüsünde yerine getirmek ve abartmamakta önemlidir.

b-        Yatırımdan sonra portföydeki şirketlere sınırlı miktarda zaman ayrılması durumunda farklı sektörleri ve şirketleri analiz edebilmek için daha çok vakte sahip olunacaktır. Özellikle araştırmaların ilk birkaç saatinin daha verimli olması nedeniyle araştırmalar en verimli oldukları zaman diliminde yapılarak çok sayıda sektör ve şirketin araştırılması ve bilgi sahibi olunması mümkün olacaktır.

c-  Değer yatırımı sırasında belli bir şirket hakkında sahip olunamayan bilgiler ve beklenmedik riskler de hesaba katılarak belli bir güvenlik marjı hesaplanması belirsizliğin fiyatlamaya dahil edilmesini sağlayacaktır. Çok sayıda şirketi analiz ederek ve güvenlik marjlarını fiyata yansıtarak hareket edilmesi durumunda az sayıda yatırıma göre daha ideal sonuçlar elde edilebilecektir. Güvenlik marjı hesaplanırken (1) Piyasa riski (faiz, enflasyon, ekonomik büyüme), (2) Sektör riski (Sektördeki belirsizlikler), (3) Şirketin gelecek karındaki belirsizlikler(4) Şirketin yaptığı işin ne kadar tanındığı ve değerleme yaparken yapılabilecek olan hatalar dikkate alınmalıdır.

d- Belli bir sektör için en fazla %20 (ideali %10) ve belli bir şirket için en fazla %10 (ideali %5) pay ayrılması durumunda sahip olunan portföy hem belli sektörlerin hem de belli şirketlerin sahip olduğu risklere karşı hedge edilmiş olacaktır.

e- Bir şirketin fiyatının cazip olarak değerlendirilmesi, o şirkete ait fiyatlamanın daha da uygun seviyelere inmeyeceği anlamına gelmemektedir. Bu yüzden alımları kademeli olarak yapıp, özellikle betası yüksek, olumsuz gelişmeler yaşamış ya da riskli şirketlerde kademelerin arasını açıp 2. ve 3. Kademe alımları yapmadan önce ciddi miktarda düşmesini beklemek mantıklı olabilecektir.

f- Yatırımların zamana yayılması, ancak cazip fırsatlar oluştuğunda yatırım yapılması ve her zaman oluşabilecek yeni cazip fırsatlar için nakit bulundurulması değer yatırımcıları tarafından izlenebilecek diğer makul stratejilerdir.

Enerjisa (ENJSA) Analizi





Varlık Fiyatlama Modelleri Ne Kadar Etkin?

Genç bir sporcu olduğunuzu düşünelim. Hasta olduğunuzda ya da sakatlandığınızda performansınız  düşebilir fakat kendinizi toparlamanız da ge...